Excalibur
Efsanevi Britanya Kralı Kral Arthur'un taşıdığı, Glaston Gölü ve Avalon Adası'nın Ladysi Vivien tarafından kendisine verilmiş olan kılıcın ismidir.
Excalibur hakkında iki efsane bulunur. İlkinde Robert de Boron'un Merlin adlı şiirinde "Sword in the Stone(taştaki kılıç)" olarak geçer, Kral Arthur kılıcı saplandığı taştan çekip çıkarır ve bu sayede gücünü ve hâkimiyetini ispatlar. Sir Thomas Malory'nin kaleme aldığı Kral Arthur efsanesine göre ise Kral Arthur Kral Pellinore'la dövüşürken kılıcı kırılır, gölün hanımı tarafından Kral Arthur'a başka bir kılıç, yani Excalibur verilir.
Kral Arthur'un ölümüyle Sir Bedivere kılıcı göle atmış gölden yükselen bir el de kılıcı kaparak kaybolmuştur. Kral Arthur'un büyülü güçlere sahip kılıcı Excalibur Büyük Britanya'nın haklı egemenliğiyle de iliştirilir.
Bu iki kılıç kimi yerde aynı kılıç olarak geçse de bazı kaynaklarda birbirlerinden farklı olduğu söylenir. Söylenenlere göre bu kılıç, yeryüzüne düşen bir meteorun madeninden yapılmıştır ve çekilir çekilmez otuz meşale yakılmış gibi düşmanların gözünü kamaştırması, güçlü kını sayesinde sahibinin ölümcül yaralar almasını önlemesi ve yaralanan yerin kanamaması gibi özellikleri vardır.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Excalibur----------------------
ilginç doğrusu, biraz saçma olacak ama; kendi tarihimizle ilgili bir sürü şey öğrendikten sonra Avrupa'dan böyle şeyler duymak ilginç geliyor bana ^^
Bir kılıca isim vermek o kılıcın değerini gösteriyordur biraz da sanırım. Çünkü sadece değer verdiğimiz şeylere isim veririz.
Kılıcın sahibinden, sahip yaralandığında kından dolayı kan akmaması da oldukça ilginç. Bu çok önemli bir koruma değil mi?
Bir başka mevzu da, kendi kılıcın tarafından yaralanma mevzusu. Kılıçlardan söz açılmışken, siteye tanıtmını yaptığım BRISINGR adlı kitapta da bununla ilgili bir şey yazıyordu. Her nedense çok etkiledi beni; kendi kılıcınla yaralanmak çok acı verici bir şeydir ve bu bir çelişkidir. Bana da doğru geldi, bir çelişki gerçekten.